30.12.2009

Benzeyenler V||


Abdülkadir - Kücük Emrah
---
Bugün Abdülkadir´le iligli bir haber okuyunca ve onu görünce benzettim. Sizce benziyormu? :))

27.12.2009

Galatasaray´in Yeni Üyeleri



Galatasaray Kulübü'ne yeni üye olan 583 kişiye berat ve üyelik kartları verildi.
Konuşmaların ardından kulüp başkanı Polat ve yönetim kurulu üyeleri, 583 yeni üyeye berat ve üyelik kartlarını verdiler.
Galatasaray futbol takımda daha önce forma giyen Hakan Şükür, Bülent Korkmaz, Ümit Davala, Arif Erdem, Ergün Penbe, Hakan Ünsal, Hasan Şaş, Tugay Kerimoğlu ve Vedat İnceefe de kulübe üye yapıldı. Ancak futbolculardan hiç birinin törene gelmemesi dikkat çekti.
---
Bazilari hala Vefa desin!!!
Törene gelsinler gelmesinler bu konu üzeirnde fazla durmuyorum ama her ortamda kem küm eden Hakan Ünsal´a bu üyelik bana göre biraz fazla!

26.12.2009

Benzeyenler V|


Juande Ramos - Columbo

Bati Türkiye Euro 2016 Adayi!


Mehmet Demirkol; "Türkiye'nin şampiyon olan tek şehri nasıl olmaz ben bunu anlamıyorum. Şimdi konaklama falan sorunundan bahsederler. Otel yapsınlar o zaman, çok mu zor. Ben Guimares'te Avrupa şampiyonası maçı izledim. Otel mi vardı Guimares'te? Türkiye'nin en büyük şehirlerinden birisi Diyarbakır'da yok. Ben anlamıyorum. Trabzon nasıl olmaz... Eğer böyle bir şeyi Fransızlar yapsaydı ülke ayağı kalkardı. Ayrımcılık yapıyorsunuz diye."

Demirkol tam olarak böyle olmasada hemen hemen bu sekilde konustu. Ama cok dogru konustu! Türkiye Avrupa Sampionasi 2016 Aday´i ama biz buna Bati Türkiye Adayligi dersek daha dogru söylemis oluruz. Türkiye´nin yarisindan fazlasinda EURO diye bisey yok!
Aday Sehirler; Ankara, Antalya, Bursa, Eskisehir, Istanbul, Izmir, Kayseri, Konya!
Bir Avrupa Sampionasi niye yapilir? Metrosu olmiyan kentlere Metro gelsin diye, Hoteli olmiyan kentlere Hotel gelsin diye. Ama biz tam tersini yapiyoruz Diyarbakir ve Trabzon gibi kentlerde ulasim sorunu oldugu icin Aday sehir olarak alinmamislar. Hic inandirici bulmadim cünkü aciklanan bazi kentler benim gözümde Trabzon ve Diyarbakir´la ayni derecede hatta gerisinde sayilir. Umarim Türkiye bu EURO´yu alamaz, ama icimdeki ses busefer bize verecekleri yönünde.

25.12.2009

102 Saniyelik Mac


Genellikle 2 sene önce ne olmus pek bilmem/hatirlamam, yani arsivlerle pek ilgim yok ama bazi tarihler insanin aklindan hic cikmaz, hele hele bu isin icinde "inanilmaz" diye tabir edilecek bisey varsa ozaman hic unutulmaz.
Bugün bir futbol sitesinde gezinirken bir resim dikkatimi cekti ve tarih pat diye aklima geldi "26. Mayis 1999" tarihi bir tarihden daha fazladir benim icin. O tarih bana bisey ögreti insan hicbir zaman pes etmemeli yani umudunu son ana kadar yasatmali.
26. Mayis 1999 günü Sampionlar Ligi Finali vardi.
Finalde Manchster United - Bayern München eslesti. Maca birlikte baktigim arkadasim Mehmet´le beraber ManU´yu desteklemistik. Macin sonlarina yaklastigimizda arkadasim Televizyon´u kapatti, benim israrlarim sonucunda tekrar o televizyon acildi ve biz Manchster´in golünü izledik. Toplam 102 saniyede  Manchster United maci cevirmisti.
Hala bu macla ilgili bazen konusuruz, O benim sayemde maci görmüs oldu bense ozaman sadece Bayern München nasil kupayi kaldirirken sevindigini merak ettigim icin actirmistim Televizyonu.
---
O günden sonra her maca baska gözle bakar oldum. Galatasaray olsun Türkiye Milli Takimi icin olsun herzaman umudumu son ana kadar tasidim. Euro2008´de 2-0 yenik durumdaydik. Maca acik havada Avusturya devletinin kurdugu bir büyük ekranda bakiyoruz ve orda Türkiye´nin Cek Milli Takiminina karsi kazanacagini arkadasim Mehmetle söylemistim. (inanmiyan sorsun memoya :P)
Bu yüzden Türkiye´nin Euro2008´de yasattiklari benim icin bir süpriz degildi diyebilirim.
(örnekleri cok; Norvec, Hirvatistan vs.vs. maclari..)

24.12.2009

Dünyanin En Ilgi Cekici Stadlari |

Yesil Ortam daha kurulmadan önce Flying Dutchman´in Blog´unda buna benzer bir konu vardi, bir nevi ondan esinlenerek bu Konuyu aciyorum diyebiliriz.
1

Japonya Osaka Stadyumu
 31.379 Kisilik Kapasitesi olan bu stad 1998 yillindan beri Alisveris Merkezi olarak kullaniliyor
---
2


Venezuela Karakas Stadyumu
Bu Stad dagin yamacina ve bir otoyol kenarina insa edilmis, sanki tezaruhatlari dagin yamacina yapilsa daha yankili cikar gibime geliyor :)
---
3


Portekiz Braga Stadyumu
Dev kayalarin oyulmasiyla insa edilen bu Stadyum Euro2004 icin yapilmisti. Baya bir pahaliya mal olmustu bu Stadyum. Planlama asamasinda bukadar pahaliya mal olacagini kimse tahmin etmemisti ama Dev kayalari yikmak hicte kolay olmadi.
---
4


Hirvatistan Gospin Stadyumu
1989 yilinda insa edilmis bu stadyum
---
5

Faroe Adalari - Faroe Stadyumu
 Stadyum cevresinde denize düsen toplari toplamak icin görevlendirilmis bir görevli bulunuyor, bulunmasinda. Bu görevli ya cok iyi yüzücü yada insan degil. Su dalgalarda ne topu ya? Dalga demisken bizim Atatürk Olimpiat Stadyumundan daha fazla rüzgar vardir bu stad´da :)

23.12.2009

Tahmin´im Kuvvetlidir!



WHC - Ajax Amsterdam 1:14
Iddaa´da bu macin Over yane Üst bitecegini tahmin ediyordum. Ben bu isi biliyorum dostum hehe..

18' Pantelic
24' Pantelic
26' Aissati
27' Suarez
30' Aissati
33' Suarez
44' Stel
53' Suarez
59' Suarez
60' (Eigentor) Bosch
67' Bakircioglu
82' Bakircioglu
84' De Zeeuw
86' Suarez
89' Suarez

Hemde Deplasmanda böyle bisey yapilirmi? Buarada Ajax´in Forvet´i Suarez´e hastayim!

Benzeyenler V


Owen Wilson - Rene Adler


Martin Jol - Shrek

22.12.2009

Annem Hasta..


Dün gece bir Alman sitesinde okumustum, orada Özat´in Köln´den kendi istegiyle ayrildigini söylemisti Köln Manageri. Özat gerekce olarak Annesinin hastaliginin agir olmasini göstermis.
Bende ne güzel, Annesi icin Türkiyeye geri dönüyor ve Köln´de yardimci Antrönörlügü birakiyor demistim ama bugün görüyorumki Ankaragücü kulübüne yardimci Antrönör oluyor.
Ümit Özat´i severim ama gittigi yer, yer degil ve Kölnden ayrilisi ayrilis degil! Ankaragücü benim gözümde kulüp olmaktan cikmis bir kurulus. Orda basarili olamiyacagini tahmin ediyorum. En son örneklere bakin birkere, takim iyi giderken Hikmet Kahraman´i gönderiyorlar yerine 2-3 kisi (sözde) geliyor ama bir türlü gelemiyor vs.vs.vs. Ben bu Ankaragücü´nü anlamiyorum. Bir Baba ogluna oyuncak olarak Ankaragücü´nü vermis ne diyeyim.
Ümit Özat belkide cok iyi bir TD olabilecekti ama bazen butür kararlar insanin gelecegini (kötü yönde) etkiliyor.


Diger bir yandan´da Lemerre gibi bir adami nekadar paraya getirdiklerini merak ediyorum. Sonucta Ahmet Baskan büyük ekonomik zorluklar cektiklerini söylemisti son olaylarda. (futbolcularin paralarini ödiyemez durumda olduklarini vs.vs.)

Haa Lemerre´de bana göre bir heycan pesinde.. Bu yasina kadar Fransa disinda bir görev yapmamis birisi bu saaten sonra basarili olamaz gözümde, sonucta Arogones örnegi var..

Ingiliz Takimlarinin Ünlü Taraftarlari


Arsenal: Osama bin Laden, John Lydon (Sex Pistols)
Aston Villa: Prinz William
Brentford: Rod Stewart
Cambridge United: Jamie Oliver (Ünlü TV ahcisi)
Cheltenham Town: Steve Winwood, Britney Spears (ne alaka?)
Coventry City: Eddie Jordan (Formel 1 - Boss)
Everton: Michael Owen, Robbie Fowler, John Parrott (ehem. Snookerweltmeister) - Owen´le, Fowler ne alaka? Liverpool´da sonucta oynadilar.. ama belki cocukluklarinda Evertonlulardi..
Fulham: Johannes Paul II.
Grimsby: Henry Kissinger
Leyton Orient: ABBA
Liverpool FC: Mike Myers, Elvis Costello, Campino / Buarada birde Beatles´i koyalim
Manchester City: Rick Wakeman, Liam & Noel Gallagher
Manchester United: Ken Doherty (eski Billardo Sampionu), Bertie Aherne (Irlanda Basbakani)
Newcastle United: Tony Blair
Sheffield Wednesday: Prince Nassem Hamed (eski Dünya Boks Sampionu)
Tottenham Hotspur: Salman Rushdie (satanische Verse)
Watford: Elton John, uzun seneler Baskanliginida yapti
West Ham United: Martin Brundle (eski Formel 1 sürücüsü)
Wigan Athletic: Michail Gorbatschow

Benzeyenler |V


Müdür Skinner - Arsene Wenger


Ian Thorpe - Zlatan Ibrahimovic

21.12.2009

Uli Hoeneß Baskan Bayern München Sampion!


Öncelikle sunu belirteyim ben ne Bayern München´i severim nede bugüne kadar Uli Hoeneß´i seven bir insandim. Ama gecen Pazar günü Alman DSF Spor Kanalinda yayinlanan Doppelpass programinin konuklari arasinda Uli Hoeneß vardi. Orda biraz kendisinin ve Bayern München´in gelecegini anlatti ve söyledikleri baya bir hosuma gitti, gitmesiyle beraber Türkiyede böyle biseyin imkansiz oldugunuda belirtelim.

Peki Bayern München´in Yeni Baskan´i ve Eski Manager´i ne söyledi? Söylediklerini birazdan yazacagim..

Mesalla düsünün Futbolcuydunuz ve oynadiginiz takima sonradan Manager oluyorsunuz ayni zamanda basarili bir Is Adamisiniz (salam/sucuk fabrikasi var). Manager oldugunuz dönemde hep üstünüzde Beckenbauer gibi bir Efsane var. Siz nekadar basarili olursaniz olun o sizden hep daha göz önünde olacak ve herkez onu konusacak ve siz hep siradan Manager gibi Teknik Direktör´lerin yaninda oturacaksiniz. Hayatinda neredeyse hep dogrulari yapti, hicbirzaman egosuna yenilmedi.


Simdi Doppelpass´da ne söyledigini yazmak istiyorum.
Bildiginiz gibi yerine senelerdir Manager ariyordu Alman Medyasi hep Oliver Kahn adini ön plana cikariyordu ama nedense Oliver Kahn onun yerine getirilmedi. Uli Hoeneß kendi mirascisini kendisi secti ve Bayern München´in yeni Manageri olarak Nerlinger uygun buldu.



Doppelpass Progaminda Sunucu soruyor "Siz ne yapacaksiniz, Nerlinger´e transfer konusunda fln ne diceksiniz? vs.vs.vs(butür sorular sormustu)."

Uli Hoeneß´in cevabi: "Ben bundan sonra izliyecem, zaten Nerlinger bu isi yanimizda baya bir yapti, bu saaten sonra onun isine karismak dogru olmaz cünkü eger karisirsam hicbir zaman kendisini gelistiremez, ben bundan sonra ne takim Hoteline ne soyunma odasina girerim, ben artik Baskan´im ve mac günü Stad´dan macimi izlerim ancak" biraz agzim acik kaldi ama bu Program öncesi pek sevmedigim adam´a bir baska gözle baktim. Nede olsa bu adam Bayern München´i ekonomik olarak Dünyanin en iyi kulübleri arasina soktu, Futbolcuyken son derece basariliydi, CL kupasini kaldirdi, her sene Lige ambargo koydu vs.vs..
Düsünün Türkiyede bu tür basarilara imza atmis birisi pat diye güncel hayat´tan geri cekilirmi? Tabiki Hayir.
--
Program´dan bir baska ilginc nokta..
"Luca Toni´yi bedelsiz ya kiraliya yada gönderebiliriz"
Sunucu: "Nasil yane? Simdi bir kulüb gelse ve Luca Toni´yi istiyoruz ama paramiz yok dese, verirmisiniz?"
Uli Hoeneß: "Evet, cünkü TD düsünmüyor Onu ve takimin moralini bozacak bir sorun cikmasini istemiyoruz" diyor.. (haa unutmiyalim Luca Toni Bundesliga´nin en cok para kazanan futbolcusu, tabiki bu yüzdende göndermek istiyor en azindan para ödemekten kurtulmak istiyor..)

Benziyenler |||


Jack Nicholson - Huub Stevens
Benziyorlar bee abi!

20.12.2009

TRT vs FUTBOL


Sadece Almanya'da değil, avrupa'da da haftanın en önemli maçlarından biri (Hamburg - Werder Bremen) şu anda oynanıyor ve TRT yayınlamıyor. Dün de yayın akışında olmasına rağmen Bayern Munich - Hertha Berlin karşılaşması yerine CHP - AKP karşılaşmasını TBMM'den canlı aktarmışlardı.

Bu sezon 20'ye yakın Bundesliga mücadelesini izledim TRT ekranında. Rahatlıkla söyleyebilirim ki, bu işi beceremediler. Spikerler masal kıvamında maç anlatır, beleşe çalışan Ömer Üründül zaten bayık, görüntü kalitesi vasat.... Sıkıntıdan TVnin sesini kapatır izlerdim, artık hiç izleyemiyoruz. Oysa geçtiğimiz sene Kanal 24 ne güzel becermişti bu işi, TRT resmen eline gözüne bulaştırdı.

Galatasaray: 1 - Gençlerbirliği: 0 Kalite, Şans, Beceri...


Dünkü maçı kazanılmasaydı, Kuddusi Müftüoğlu bir daha GS maçı yönetemezdi. Bu bağlamda galibiyet iyi de olsa, yine GS maçlarında Kuddusi'yi görmek can sıkıcı olacaktır.

Artık alışılagelen hakem etkisinin dışında, maçı ilk yarıda koparabilirdi Galatasaray. Oyunun gidişatı bu yöndeydi. Malesef olmadı. İkinci yarıda geçen haftanın kopyası - ofsayt taktiği - goller yiyebilirdik. Bu sefer şanssız taraf Gençlerbirliğiydi. Ortalıkta görünmeyen -yine az pas verdiler kendisine- Elano'nun muhteşem pasında, Keita - Kewell organizasyonu golü getirdi. Maçın özeti budur.

Kötü Servet, stoper olamayan - hava toplarında yetersiz Hakan Balta, defans yapmayı bilmeyen Caner'le bu takım üst üste 2 maç kazandı. 2'sinde de rakibin topları direkte patladı, 2'sinde de son yarım saatte attılan goller maçı kazandırdı. Defansın solu berbat, lakin Caner - Balta ikilisini de suçlayamıyorum, alıştıklarının dışında görevler üstleniyorlar. Tercihler takımda defans açısından sıkıntı yaratsa da, hücümda istenen futbolun oynanmasında da baş nedendir. Oyunu hızlandırmak; GS'yı bu sene başarıya götürecek mantalitedir. Gökhan - Servet - Balta 3'lüsü sahadayken bu olmuyor!

GS'ın 2. problemi ise Mehmet Topal - Mustafa Sarp ikilisinin beraber oynayamaması. Birbirlerini tamamlamayı geçtim, negatif etkiliyorlar. Ayhan forma girebilse, veyahut Linderoth 3 yıl öncesine dönse böyle bir problemimiz olmazdı. Ama şu anda bu ikliden biri yerine Barış daha yerinde bir tercih olacaktır. Barış haftaiçi ilk 11 başladığı için de dün yedek kaldı, gayet normal.

Problemlere, formsuzluklara, sakatlıklara rağmen; şuanda ligin maçları en keyifli geçen, taraftarını en fazla mutlu eden takımı Galatasaray. Elano ve Arda sistem için, Keita oyunu hızlandırmak için, Kewell ise taraftar için çok mühim.

Merak ediyorum, Kewell'a tekme atınca rahatlıyor mu böcek suratlı anadolu topçuları? Yoksa hakemler mi Avustralyalının acı çekmesiyle orgazm oluyor?

Ha bir de geçen hafta 60 dakika yatıp kalmayan, skor eşitlenince turp gibi olan Antalyasporlular vardı ya, dün aynı oyunu Kayseri'de de oynadılar. Bu sefer başardılar. Antalyalı olduğumdan daha önce utandığım olmamıştı...

19.12.2009

Atletico Madrid?


Dünkü kura çekimi sırasında birçok Galatasaraylının kaşılaşmak istemediği ekiplerden biriydi Atletico Madrid. Rakibin ismi ne kadar büyük olsa da, çok büyük hedefleri olduğunu açıklayan Galatasaray'ın rakip seçme lüksü fazla yok.


Brugge, Copenhagen, Standart Liege, Hertha Berlin, Rubin Kazan ve Atletico Biboa benim kişisel tercihim olan takımlardı. Kadro kalitesi açısından saydığım ekiplerin çok üstünde bir takımla eşleşildiği aşikar da olsa; rakibin popüleritesinin yüksekliği, motivasyon açısından özelikle türk oyunculara ekstra bir katkı sağlıyabilir. Fransa şampiyonu Bordeaux'u, geçen sezon 3 kupayı kılpayı elinden kaçıran (Bremen etkisi) Hamburg'u ve Bundesliga'nın her zaman zirve ekiplerinden biri olan Leverkusen'i küçük görenlerin bu sefer ne geveleyecekleri ise merak konusu...


Atletico Madrid, denince akla sezon öncesinde yapılan isimli transfer gelir. Kadrolarında her zaman için yıldız isimlerde bulunsa, istenen başarı bir türlü gelmez. Alışılmışın aksine 2009-2010 sezonu öncesinde neredeyse hiç transfer yapılmadı, aksine kadrodaki bazı yıldız isimler de ya satıldı, ya da sözleşmeleri yenilenmediği için Madrid'ten ayrıldı. Geçen aylarda kovulan teknik diektör Abel Resino ile kavgalı olan Seitaridis ve Maniche sözleşmelerinin de bitmesiyle gönderildiler. Sözlemesi biten bir başka isim Leo Franco da artık bize çile çektiriyor. Gidenler arasında klübe para kazandıran ise hollandalı John Heitinga oldu. İşin dramatik kısmıysa, geçtiğimiz sezon sık sık eleştirilen bu 4 ismin de aranır olması. Bir de yılların düş kırılıklığı, Liverpool efsanesi Luis Garcia var.. Onu da artık Racing Santander formasıyla izliyoruz. Keşke hep İngilterede kalsaydı...


Real Betis'in küme düşmesinin ertesinde, Sevilla ekibiyle yüzlerce maça çıkmış, milli olmuş Juanito Madrid ekibinin en dişe dokunur transferi durumda. Leo Franco'nun gidişinin ardından, kale 2 genç isme emanet edilmiş durumda. Lakin, Franco bile mumla aranıyor son aylarda.

Cleber Santana, Jurado, Reyes ve Juan Valera...

4 oyuncunun da ortak özelliği Geçen seneyi başka takımlarda kiralık geçirdikten sonra tekrar Madrid'e dönmeleri. Kiralık oynadıkları takımlardaki başarılarına rağmen, Atletico taraftarı müneccim boku yemişçesine sezon öncesinde yönetimden transfer isteğinde bulunmuşlardı. Takımın şuanki durumu onları haklı çıkartıyor.





Takımın durumu demişken, bizi daha çok ilgilendirenin ligden çok avrupadaki durumu olduğunu düşünüyorum. Şampiyonla Liginde, Porto ve Chelseanin arkasında kalmaları pek şaşırtıcı olmasa da, Apoel'le 2 maçta da berabere kalmaları olacak iş değil. Tam işler yoluna giriyor derken, son grup maçında Vicente Calderon'da alınan ağır Porto mağlübiyeti taraftarı tekrardan çıldırttı. Sezon başında Agüero ve Forlan'ın takımda tutulma nedeninin Şampiyon Ligi'nde başarı olduğu da düşünülürse. Taraftarın alınan rezil sonuçlara tepkisinin de anormal olmadığı kesin.



Açıkçası Agüero ve Forlan'dan birisini satmayarak hata ettiklerini söylersek haksız sayılmayız. Özellikle geçen sezon uçana kaçana gol atan Forlan +25 milyon euro gibi bir bonservisle yollanıp gelen parayla ortasaha ve defansa takviyeler yapılabilirdi. Bu takviyeler devre arasında yapılacaktır. Ayıca urugaylı golcünün son aylarda bazı kaybedilen maçlarda, Aydın Yılmaz misali gezindiğini de hatırlatalım. Şimdilerde ise Agüero'nun Chelsea'ye transferi konuşuluyor, Drogba ve Kalou'nın Afrika'ya gitmesi nedeniyle, bu transferin birkaç hafta içinde gerçekleşeceğini düşünüyorum. Gitmezse kabusumuz olabilir:)


Gelelim Atletico Madrid'in şuanki istikrarsız futbolunun ve kötü gidişin nedenlerine...


Öncelikle çok gol yiyorlar. Genç kalecilerin tecrübesizliği önemli olsa da, takım savumasındaki zaafları Atletico'nun en büyük problemi. Genellikle 4 hücümcuyla oynuyorlar. Zaten ilerde 2 forvet varken; Maxi, Jurado, Simoa, Reyes'ten 2'si sahadaysa, beklere ve ortasahanın göbeğine fazla yük biniyor ve oradaki isimler de bu yükü kaldıramıyor. Simao'ya bu yaştan sonra savunma yapmayı öğretemeyeceğinize göre, ortasahanın göbeğinde oynayan isimler daha güçlü olmalı. Stoperlerden Perea ve Pablo Ibanez, La liga'da ziveyi hedefleyen bir ekip için yeterliliği tartışılacak stoperler. Bu sezon alt yapıdan gelen Alvaro Dominguez defansta zaman zaman şans bulsa da, ben hiç beğenmedim. Stoperlerin kötü gününde olması durumunda Galatasaray işi ilk maçta bile bitirebilir.

Maç tarihi yakınlaştıkça Atletico'yu daha yakından incelemeye vaktimiz olacaktır.

18.12.2009

Roberto Carlos seni bir türlü sevemedim.. | Güle Güle


Ama asil soru niye siz sevdiniz bu adami? Niye? (biraz Ezel dizisi gibi oldu.. sonuna birde Yegen koysam tam olacak)
Real Madrid´liler sever, ama siz niye sevdiniz?

Ben hic sevmedim 3 Nummarayi, aslinda hic sevmedim kelimesi pek dogru sayilmaz birkere onu hayranlikla izledigimi hatirliyorum. Oda Fransa´ya attigi müthis Serbest Vurus Golünden sonra onu o dönem hayranlikla izlemistim (kim hayranlikla izlememistiki?)
Ama genelde bu adam cok sevimli gözüksede anti-patik degilmiydi? Süper Kupa Finalinde Hagi´nin yaptigi hareketini hatirliyormusunuz? O hareket sonrasi Carlos, Hagi´nin arkasindan kosmustu ve zor bela Foul´a durdurmustu.. Iste o Foul sonrasi ben bu adami bir türlü sevemedim, belki cok büyük bir ayrinti degil ama bazen iste kücük bir Foul bile yetiyor bir futbolcuyu sevmemek icin.
Hicbir macini zevkle izliyemedim. Belkide bu adam sayesinde Barcelona´yi sevmeye basladim (pek hatirlamiyorum).

Ama asil konumuza dönelim; Türk halki bu adami niye sevdi?
Tamam Kariyer olarak kimse ona ulasamaz ama TSL´e ne verdi bu adam? Fenerbahce´ye ne verdi?
Tabi ya o niye Fenerbahceye bisey versinki?  Fenerbahce ona yeterince verdi zaten!
Birde su berbat reklam filmi yokmu? Bu reklam filmi icin bir ayri konu acilabilir aslinda..Onca kadin bücür Carlos´un pesinde ve Carlos kadinin cantasini bacagiyla tutuyorya.. iste o koptugum an oluyor genelde..

Söylemek istedigim bu adama gereginden fazla deger verdik!
Hos genelde Fenerbahce(liler) verdi ona bu degeri ama yinede biz verdik diyelim ona bu degeri..

Simdi onun Türkiye´den gidecegini duydum.. (1 senedir duyuyorum umarim busefer gercektir!)
Herkez onu onure ederek yoluyor bizde kalbimizi dökerek Carlosu yoluyalim..

17.12.2009

Avrupa Ligi Seyirci Ortalamalari



Son maclar haric Avrupa Liginde Seyirci ortalamalari;

  1. 1. Rapid Wien                  --> 49.250

  2. 2. Schachtjor Donezk        --> 48.595

  3. 3. Hamburger SV              --> 40.250

  4. 4. Benfica Lissabon           --> 39.744

  5. 5. Panathinaikos Athen      --> 38.959

  6. 6. Celtic Glasgow              --> 38.746

  7. 7. Everton                         --> 28.769

  8. 8. Ajax Amsterdam           --> 28.046

  9. 9. Fenerbahce Istanbul   --> 25.626

  10. 10. Athletic Bilbao              --> 25.285

Rapid Wien´in 1. olmasi sasirtici aslinda sonucta nüfusu 7 milyon olan bir ülkeden bahsediyoruz ama o ülkeninde ayni zamanda en popüler takimi olunca cok´da sasirtici durmuyor.
Beni asil sinirlendirense her ortamda övünen bizleriz..
Fenerbahce´nin hane su 50 bin kisilik stadi varya iste o Avrupa Liginde ortalama 25 bin kisi önünde izlenmis.
Bu ne demek oluyor? Galatasaray ilk 10´un icine bile giremiyor (stadi sagolsun) hos stadi 40 bin kisilik olsaydi dolarmiydi? Ama biz övünelim 30 milyon Fenerli var.. 30 milyon Galatasaray´li var diye.. banane isterse 70 milyon Galatasarayli olsun.. ben takimini destekliyen her macina giden 50 bin Galatasaray´liya raziyim!

Transfer dönemi bir yildiz az alindi diye yönetime küfür edelim ama sakin ha bizim cebimizden bir kurus cikmasin. Sözlerim bütcesi az olan kisilere degil. Ama Istanbul´da bu bilet paralarini ödiyebilcek cok kisi var bunuda unutmiyalim.
Bazilariniz; "Galatasaray´in Stadi 20 bin kisilik, Galatasaraylilar napsin?" diye düsüneceksiniz. Onlara da Lig´de iste o 20 bin kisilik stadi dolduramadiklarini hatirlatirim!

16.12.2009

Benzeyenler ||

Resimlerde genelde Ünlü kisilerle Sporcularin benzerlikleri var.
tabiki bazi resimlerde mizahi benzetmede var, umarim hosunuza gider.
Birkac resim daha var onlarida birkac gün sonra koyarim Blog´a...


Brad Pitt - David Beckham


Carlos Tevez - Anthony Kiedis


Sesamstrasse´deki Bert - Miroslav Stevic

Vos sos de la B - Banfield Sampion


Konumuz Arjantin Apertura´nin yeni Sampion´u Banfield´le ilgili..
Atletico Banfield Kulübü kurulduktan 113 yil sonra ilk kez Sampion olmayi basarmistir öncelikle tebrik etmek gerek hernekadar Arjantin Ligi´ni fazla takip etmesemde sevinmedim desem yalan olur.
Bu Kulüb madem Sampion olmus biraz taniyalim;

- 113 yillik Kulüb olmasina ragmen son yillar haric genelikle 2. liglerde gezinmesi yüzünden hala 2. lig takimi damgasi yemis bir kulüb hatta deplasman maclarinda "Vos sos de la B / Siz 2. ligdensiniz" diye tezaruhat yapar rakip takim taraftarlari..

- Ingiliz göcmenleri tarafindan kurulmus Atletico Banfield kulübü.

- Son yillarda Spor tesisleri ve Stad´i kat ve kat daha modern bir hale kavusmus.

- Spor daki basari TD Julio Falcioni´le birlikte gelmis, bu Teknik Direktör rakiblerini saatler süren video analizlerile incelemesiyle taniniyor.

53 yasindaki Teknik Direktör takimina öncelikle takimina defans yapmasini ögretmis olacakki 19 macin 9´unu sadece bir gol farkla kazanabilmisler, 5 macin sonucu 1:0 lik üstünlükle bitmis. Kalecileri Christian Lucchetti ve defansin göbeginde oyniyan Victor Lopez, Sebastian Mendez bu Sampionlugun kazanilmasinin en önemli simalarindan birkac tanesi. Gollerin cogunu genelikle eski Cottbuss´lu Santiago Silva atmis. Urugay´li Forvet 14 Gol ve 5 Assist´le Gol Krali´da oluyor, haa unutmadan lakabinida söyliyelim "Tanque" yane "Tanker".
Tekrar burdan Banfield´i kutliyalim. Tebrikler!
---
Arjantin demisken..
Arjantin´in 2 dev kulübüne hala sasirmamak elde degil, nasil bu hallere düstü bu kulübler (Boca ve River Plate)?
Boca Juniors buarada Avusturya ekiblerinden LASK Linz´le bir nevi kardes kulüb oldu diyebiliriz. Bu yaz LASK´in 100. yilinda bir dostluk maci yapti bu 2 takim. LASK´in TD Hamann (Alman eski milli futbolcunun kardesi) Boca Juniors´un birkac yetenegini izlemek icin Arjantin´e gittigini duymustum, seneye 2-3 Arjantinli Avusturya Liginde top kosturacak. Boca böylelikle Avrupa´da futbolcularini kosturacak ve bunlar gelecek gösterirse iyi bir Avrupa Takimina satilacaktir. Avusturya Liginde takibiki futbol oynamasini unutmazlarsa daha dogrusu LASK Linz´de.

15.12.2009

Alejandro Dominguez Valencia'da


Rusya'da sezonun bitmesinin ardından İtalya'ya geçmesini beklerken, Alejandro Dominguez tercihini Valencia'dan yana kullanmış. Devre arasında Juan Mata, David Silva veya David Villa'dan birisinin satışının işareti olabilir...

Son zamanda mali kriz ve borçlarla uğraşan Valencia için gayet mantıklı bir iş oldu. Zenit St. Petersburg ertesinde, Rubin Kazan'la sadece 1 yıllık anlaşan Dominguez, bu 1 yıllık dönem içerisinde tekrar şampiyon olan Rubin Kazanla birlikte kariyerinde zirve yaptı. Özellikle Şampiyonlar Ligin'de rus ekibinin aldığı puanlarda başrolde olurken, kendisini postalayan Zenit'e de el sallar gibiydi. Rubin Kazanla da sözleşme yenilemeye yanaşmayarak da bavullarını toplamaya başlamıştı.

Yıllık 1,5 euro'ya anlaşıldığı söyleniyor. TSL'deki ücretlerden sonra normal gelse de, bu rakam Valencia için hiç de cüzi bir rakam değil. Bonservisine 8 milyon euro verilen, neredeyse aynı yaştaki Tabata da bu kadar para alıyordu değil mi?

13.12.2009

Yagmurlu Mac



Euro 2008
Isvicre - Türkiye maci öncesi bulutlar kendini gösteriyor, zaten maca sonradan Yagmur damgasini vuracak

Kendi Kalelerine 3 Gol Birden Attilar!

Gladbach - Hannover 5:3


Hannover 96 - Gladbach´a karsi oynadigi macta kendi kalesine 3 Gol birden atti. Bu bir Bundesliga rekorudur ayni zamanda. Günümüzde Bahis Mafia´si fln derken 3 Gol düsündürücü olsada eminim hicbir gol bilerek atilmamistir. Kendi kalesine 5. golü atan futbolcu (sinirden) gülüyor.

12.12.2009

Beckenbauer


Franz "Kaiser" Beckenbauer
Bugünlerde Bayern München´in Baskanligini biraktigini duyurmus olalim. Yerine Uli Hoeness Baskan oldu.

1:2 - 2:2 - 2:3 | Niye Nonda?



Durum 1:2 Galatasaray yenik durumdayken kenarda Nonda´yi görünce sevindim.
Durum 2:2 olunca, ee artik Nonda girer heralde dedim.
Durum 2:3 olunca ve yerine sanki baska cikacak futbolcu yokmus gibi Ugur cikinca deliye döndüm!

Rijkaard´i cok seviyorum ve ona saygi duyuyorum. Ama dün Ugur / Nonda degisikligini icinizden birisi anliyabildimi? Yan Hakem, Ugur´un nummarasini gösterince ben saskina döndüm cünkü ne Nonda´ya gerek kalmisti nede takimda Baris haric birkere bile o bölgede oynamis futbolcu sahada vardi. Yane bu degisikligin bir mantigi yoktu! Nonda niye dün gece bukadar kötü oynadi anliyamiyorum belki takimda forvet oyuncusu yokken yine yedek beklemenin bir moral cöküsü diyebliiriz buna.
---
Yalcin, Ömer (kel!), Mehmet Özdilek
Bu kisiler hakkinda ne düsünüyorsunuz? Bilmiyorum belki sadece bana bu kisiler itici gelmis olabilirler ama bir sirasiyla bakalim bu üclüye.

Yalcin; Zamaninda Galatasaray´da futbol oynamis birisi nasil böyle itici gelebilir bir Galatasaray Taraftarina? Mesalla niye Orhan Ak itici gelmiyor? Nedeni basit hatta cok basit! Kewell´i saha icinde bir dövmedigi kaldi. Futbol oynamasini bilmiyorsun bunu savasarak ört bas etmeye calisiyorsun ama savasmak bu degil Yalcin! Rakibini saha icinde döverek onu markaj ettiginimi saniyorsun?

Ömer; Herzaman ayni, hep ayni hareketler! Her Galatasaray macinda bir Galatasaray´linin ona dokunmasi yetiyor. Pozisyonun dewamini unutun cünkü biz Galatasaraylilar biliyoruz Barthez Ömer yerde yatiyor ve saglik görevlileri iceri giriyor. Bu yüzden Ömer´in oynadigi maclarda genelde mac 120 dk oynatilmali aslinda.

Mehmet Özdilek; Mactan önce bu maci mutlaka kazanacaklarini söyledi Mehmet Özdilek. Niye bir TD böyle aciklamalar yaparki? Antalyaspor bugün kendi evinde Manisa´yi yenemezken niye Galatasaray´a karsi mutlaka kazanacaklarini söyliyor? Tamam kendi takimini motive et ama mutlaka lafi biraz asiriya kaciyor: Kaldiki saha kenarinda Fatih Terim gibi gidip gelmelerle nekadar komik duruma düstügünü birisi ona söylemeli!
---

Rijkaard´i yazimin ilk bölümünde elestirsemde takimin onun imzasi tasimasi ne güzel degilmi? Galatasaray skor 2:0´ken hic paniklemedi, hicbir zaman topu ileri sisirmedi, sadece ve sadece futbol oynamaya calisti. Keita´nin inanilmaz calimlarini izlemek nekadar güzel biseydir allahim! Ribery´den buyana taraftari bukadar heycanlandiran futbolcu gelmemisti tekrar tesekürler yönetime! Ve son olarak Hosgeldin Elano!

11.12.2009

Şampiyonlar Ligi'nin Kaybedenleri: Wolfsburg - Liverpool


Sezon başında Liverpool'un şampiyonlar liginde gruplardan çıkamayacağını kim söylerdi ki? Rakipleri kim olursa olsun, yıllardır avrupanın zirve turnuvasını domine eden ingiliz ekiplerinden en özeli olan Liverpool her zaman gruplar düzeyinde favori olmuştur. Bu sezon ise Lyon ve Fiorentina el ele verip ingiliz ekibini kupa dışına itmeyi başardılar. Liverpool'un bu iki ekibe karşı 4 maçta galibiyeti olmaması ise düştükleri durumun en güzel özetidir.

Valencia'dan geldiği ilk sezon İstanbul'daki muhteşem maçta kupayı kaldıran Rafa Benitez, 2 sezon sonra Liverpoolla tekrar final oynasa da, kaybetti. O günden beri bir türlü beklentileri karşılayamayan bir teknik adam konumunda kendisi. Liverpool taraftarının en büyük isteği tabii ki lig şampiyonluğu, 2009-2010 sezonuyla birlikte son şampiyonluğun üzerinden 20 yıl geçmiş olacak. Benitez'in de 6. sezonu oluyor. Benitez bugün hala koltuğundaysa, yatsın kalksın avrupadaki başarılara dua etsin, eğer Avrupa Ligi'nden de erken elenirlerse, yine gelmeyen şampiyonlukla birlikte, Benitez'e kapının yolu gösterilir.
Bana bu sezon ŞL'nin en büyük süprizini, Bundesliga şampiyonu Wolfsburg'u geçerek ilk 16'ya kalan CSKA Moskova gerçekleştirmiştir. Bu başarıda, Felix Magath'ın gidişinden sonraki Wolfsburg'un 'istikrarlı' düşüşünün payı çok fazla. Önce git Moskova'da öne geçtiğin maçı laubalice kaybet, ardından da sakatlıklar nedeniyle stopersiz oynamak durumundaki Manchester United'a evinde kaybet. İlk kez katıldıkları turnuvada, ikinci tur şansını kendi elleriyle iten Wolfsburg'da da teknik yönetim değişikliği pek uzak değil.

Bu iki güçlü takımla birlikte; Juventus, Atletico Madrid ve Marsilya da Avrupa Ligi'nin yolunu tutmuş durumda. Geçen sezon da Şampiyonlar Ligi'nden gelen 2 ekibin, son kez oynanan UEFA Kupası'nda final oynadığını da düşünürsek, Kupa 1'den gelen ekiplerin Kupa 2'ye kattığı heyecanın derecesi de anlaşılabilir.

10.12.2009

Avrupa Ligimi yoksa Sampionlar Ligimi?



Red Bull Salzburg - Maccabi Haifa 1:2
Maccabi Haifa - Red Bull Salzburg 3:0
---
Simdi diyeceksiniz "hayirdir buda neyin nesi?". Haklisiniz pek güncel mac sonuclari degil ama benim dikkatimi ceken sey eminim sizinde ilginizi cekecektir. Red Bull Salzburg´la Maccabi Haifa bu sezon Sampionlar Ligi Ön elemesinde karsi karsiya geldiler ve Maccabi Haifa rakibini ezerek Sampionlar Ligine katilmaya hak kazandi. Simdi gelelim benim dikkatimi ceken olaya.
Red Bull Salzburg Avrupa Liginde oynadigi 5 macini kazanarak maksimum Puan (15) topliyarak Avrupa Liginin en iyisi ünvanini tasiyor ama onu eze eze eliyen Maccabi Haifa Sampionlar Liginde 0 Puan ve 0 Gol´e veda ediyor.
Avrupa Liginin kalitesimi düsük? Yoksa Sampionlar Liginin Kalitesi cok mu yüksek karar veremedim. Maccabi Haifa´nin rakibleri cok iyi takimlar olmamasina ragmen 0 cekiyorsa bu Sampionlar Liginin nekadar güclü bir Lig oldugunun göstergesidir aslinda. Sizin fikriniz nedir?

09.12.2009

Kaleci Dedigin..

.. Böyle Olur!


Inanilmaz, gercekten inanilmaz! Görüntüler Atletico Bilbao - Barcelona macindan. Sahaya Atletico taraftari giriyor bir sürü dolusu insan onu kovaliyor kimse yakaliyamiyor, taki Atletico´lu taraftar Barcelona kalesine gireceken (bir nevi gol atmis olacakti..). Ama bakin ve görün, bana göre güvenlik görevlisi inanilmaz bir kurtaris´ta bulunuyor. Ileriye gidiyorum biraz ama bu adam Leo Franco´dan iyi kalecilik yapar diyorum!

Ibrahimovic´den Bir Müthis Hareket Daha!



Xeres´li futbolcular napsin? Ne yapabilirlerki?
---
Bazen düsünüyorumda Ibra Bosna Hersek icin oynasaydi acaba nasil olurdu? Dzeko ve Ibra ikilisinin birlikte oynamasi gercekci olurmuydu? Söylemisken zamaninda Bosnali arkadasimin söylediklerini aktarayim.. "Ibrahimovic, Bosna alt yapi hocalarina kendini tanitir ve Bosna icin oynamak istedigini söyler.. Adamlar buna bakar ve Bosna Basket Milli takimina gitmesini önerirler.." dogruluk payi varmi bilmiyorum..

Bakarken aciyor..


Bakarken acitan Resim..

08.12.2009

Sizce?


Bildiginiz gibi Aziz Baskan, Eskisehir macindan sonra Kulübler Birligi Baskanligindan Isitifa etti. Diyorumki Organize olsak, sokaklara dökülsek ve hep bir agizdan "Aziz Baskan bizi birakma" desek. Ozaman Istifasindan geri dönermi? Yane benimkisi bir Umut. Sonucta Fenerbahce nezaman kötü gitse, nezaman bazi seyler ona göre yolunda gitmezse. Gündem´i degistirmek icin Istifa eder ve 2-3 hafta sonra Istifasindan geri dönerdi. Sizce tekrar Istifasindan geri dönermi?

07.12.2009

Foul!

Yorum yazmicaktim aslinda..
ama su 2. Resimi hic anliyamadim.. Nasil cekilmis? Fotomontaj desen benzemiyor..